25 Kasım 2010 Perşembe

Prensesin Uykusu


Naiflik yakalanmış filmde..

(Çağan Irmak'ın bir önceki filmi miydi " Karanlıktakiler" çok iyiydi..- oyuncular tiyatro kökenli dar alanda kısa paslaşmalar.. etkileyici idi. İlk filmi mi  (değil) "Babam ve Oğlum" da bayağı duyguyu vermişti Çetin Tekindor yolun  ortasında bir sahne..Nazım Hikmet'i oynayan dev aktör onun önüne geçmişti, cenaze töreni idi galiba... )



Masal ile gerçek hayat  birleştirilmiş. Oyuncular çok iyi, animasyonlar iyi, pozitif duygu veriyor.
Hikaye karmaşık değil, aslında birkaç hikaye var, karakterleriyle.. Yetimhane, yetim arkadaşlar, kocasını terkeden kuaför anne ve kızı, yalnız yaşlı eski rejisör,  bir müzik grubu (Redd), yetimlerden başroldeki pozitif hayalperest, diğeri daha hayatın içinde gibi, kütüphanedeki iyiliksever kadın..

Çekimler yakın, iyi, film dinamik.. seyrettiriyor.






THE SLEEP OF PRINCESS

Naivity was caught in the film. The tale (a fairy tale) was combined with the real (true) life. Acting people are good, animations are not bad, the film gives you a positive feeling. The story is not complicated, there are few stories with their characters, actually. An orphanage,  orphan  friends; an hairdresser  mother with her daughter who left his husband;   an  alone, old  former film director, a music band (Redd),  the main character from  the orphans   is more positive and  a day dreamer, the other looks like from (thorugh) the life, an humane  woman working in the library
 Close Shots  are good, film is dynamic.. it makes you watch..

Hiç yorum yok: