Bülent Somay yazısına, Hilmi Yavuz'un Naipaul, Rüşdi gibi "sömürge aydınları" na İngilizce'yi evrenselleştirdikleri için 'iğneleyeci' teşekkürü ile başlıyor. Ama diyor ki İngilizlerin bunu planlamadıklarını ve asıl amaçlarını aşarak bu yazarların onlardan (yani dilin asıl sahiplerinden)
neredeyse dili daha iyi kullanır hale geldiklerini söylüyor.
Böylelikle " Şarkiyatçılık"ın yazılabildiğini ekliyor. Yavuz'un yaklaşımını kibirli buluyor. (28/11/2010 Radikal/Hayat-11.)
E. Said'ten Naipaul üzerine
"His fiction and especially his travel writing have been criticised for their allegedly unsympathetic portrayal of the Third World.
Literary critic Edward Said, for example, argues that Naipaul "allowed himself quite consciously to be turned into a witness for the Western prosecution", promoting what Said classifies as "colonial mythologies about wogs and darkies".
Said believes that Naipaul's worldview may be most salient in the author's book-length essay The Middle Passage, which Naipaul composed after returning to the Caribbean after ten years of exile in England, and the misunderstood, underrepresented work An Area of Darkness."
from wikipedia..
http://en.wikipedia.org/wiki/V._S._Naipaul
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder